“Topraktan Hikâyeler” Sergisi Uzatıldı: Sanat, Dayanışma ve Umutla Buluşuyor
Ayhatun Ateşin Atölyesi öğrencilerinin seramik çalışmaları, Rüstem Kitabevi’nde S.O.S. Çocuk Köyü yararına sergileniyor.
Lefkoşa’da Rüstem Kitabevi’nin ev sahipliği yaptığı “Topraktan Hikâyeler” sergisi, gördüğü yoğun ilgi üzerine 12 Ağustos 2026 tarihine kadar uzatıldı.
Ayhatun Ateşin Atölyesi’nde üretilen seramik eserler, Alashia Terracotta Sanat Topluluğu Derneği iş birliğiyle düzenlenen bu anlamlı sergide izleyiciyle buluşuyor.
Toprağın sabrını, ateşin gücünü ve emeğin sezgisini taşıyan seramik çalışmalar; bireysel ve toplumsal hafızayı şiirsel bir anlatıya dönüştürüyor. Sergide yer alan birçok eser, S.O.S. Çocuk Köyü yararına satışa sunularak, sanat ile sosyal dayanışmayı bir araya getiriyor.
Sergi alanında dikkat çeken bölümlerden biri ise, duvara yerleştirilen ve satışa sunulan seramik tabaklarla oluşturulan özel enstalasyon. Bu duvar, yalnızca estetik değil; aynı zamanda sembolik bir ifade taşıyor. Her bir tabak satıldıkça duvarda oluşan boşluk, izleyiciyi düşündürmeye ve hissettirmeye davet ediyor.
Bu alan, çocukların hayal gücünü, oyunlarını ve gülümsemelerini simgeliyor.
Ayhatun Ateşin, bu özel yerleştirmeyi şu sözlerle anlatıyor:
“Bazı duvarlar konuşmaz, hissettirir. Bu duvar; sessiz bir çağrı, çocukların hayal gücüne ayrılmış bir alan. Boşluğun da bir dili var. Bazen hiçbir şey koymamak, her şeyi anlatmanın yoludur. Biz, her satışla birlikte duvarda oluşan boşlukta umutların yeşereceğine inanıyoruz. Çocuklar hep gülsün istedik.”
Sanatçının yaratıcı vizyonu, Akdeniz’in ruhunu ve Kıbrıs’ın kültürel derinliğini çağdaş seramik diliyle birleştiriyor. Ateşin, üretim sürecini şu sözlerle özetliyor:
“Her parçada geçmişin izleri, bugünle yüzleşmeler ve yarına dair umutlar var. Seramik bizim için sadece biçim değil; bir duruş, bir ifade biçimi. Bu atölye bir okul değil; birlikte öğrenilen, birlikte üretilen bir yaşam alanı.”
“Topraktan Hikâyeler” sergisi, 12 Ağustos 2026 tarihine kadar Rüstem Kitabevi’nde gezilebilir.
Sanatla dayanışmayı buluşturan bu sergi, izleyiciyi yalnızca bakmaya değil; hissetmeye, düşünmeye ve harekete geçmeye davet ediyor.
