Sanatçı Lidiya Drozdova, Kıbrıs Modern Sanat Müzesi için yağlı boya tekniğiyle Türk Hamamlarını resmetti
Sanatçı Lidiya Drozdova, Kıbrıs Modern Sanat Müzesi için yağlı boya tekniğiyle “Türk
Hamamları”’nı 200 x 300 cm, 210 x 400 cm ve en büyüğü olan 300 x 600 cm olarak resmetti.
Çeşitli ırklardan kadınların hamamdaki figürlerini tuvale yansıtıldı
Yakın Doğu Üniversitesi Basın ve Halkla ilişkiler Müdürlüğü’nden verilen bilgiye göre, sanatçı
Lidiya Drozdova, Kıbrıs Sanat Müzesi için resmettiği “Türk Hamamları” adlı eserlerinde
renklerin tonlaması, kontrast, perspektif ve derinlik, bir bütün halinde yağlı boya tekniği ve
oryantalist bir bakış açısıyla, kadınların hamamdaki figürlerini tuvale yansıtmıştır. Drozdova,
çalışmalarında ünlü Fransız sanatçı D. Ingres’in neoklasik tarzını da hatırlatmaktadır. Bu
eserlerde kadınlar arasında hamamda düzenlenen eğlenceler, hamamların yıkanma
bölümündeki mimari özellikler ve hamamlarda kullanılan geleneksel eşyalar birlikte tasvir
edilmiştir. Sanatçı eserlerinde çeşitli ırklardan kadınları birlikte resmederek eşitlik ve
hoşgörüyü de göstermek istemiştir.
‘Yıkanma, şifa bulma, arınma ve sosyalleşme yeri’
Önceleri sadece temizlenme, yıkanma ihtiyaçlarına cevap veren hamamlar, tarihte daha
sonraları sosyal yaşantının bir parçası olmuş, evlerde banyoların gelişmesinden önce
temizlenme ve arınmanın yanısıra sosyalleşme amacıyla da kullanılan merkezler olmuşlardır.
En kısa tanımı ile hamam, ‘yıkanma, şifa bulma ve arınma yeri’ olarak tanımlanabilir.
Yıkanmanın önemi, hastalıkları önlemek ve tedavi bulmak amacı ile İlk Çağlardan beri
bilinmektedir. MÖ. IV. yüzyılda bedeni terbiye ve hastalıkların tedavisi için kullanılan yer
olarak hamamların bulunduğu bilinmektedir. Hamamlar değişik dönemlerde toplumların dini
inançları doğrultusunda mimari olarak şekillenmiş ve sosyal yaşantının parçası haline
gelmiştir. Ancak, gerçek mimari karakterini Roma çağında bulmuştur. Tarihte sanat ve
mimari bakımdan büyük öneme sahip olan hamamlar, kültür tarihi açısından da önemlidir.
Kubbe ve bazı diğer mimari özellikleri ile camileri andırmaktadır. İç tasarımları ve mimarı
ögeleri itibariyle, oldukça sade yapıda olanlarının yanısıra, muhteşem ve görkemli
tasarlanmış, inşa edilmiş olanları da mevcuttur. Ülkemizde hem Osmanlı öncesi hem de
Osmanlı dönemine bakıldığı zaman pek çok şehrimizde sayısız hamam kalıntısına ve binasına
rastlanmaktadır. Günümüzde de adamızda faal olan tarihi hamamlar bulunmaktadır.
Hamamlar, konuşma ve yazışma dilinden edebiyata ve günlük hayata kadar her açıdan
Osmanlı kültüründe ağırlıklı bir yere sahiptir. Kültürümüzde kadınlar ve erkekler yıkanmak
için hamama giderler. Kadınların sosyalleştiği yerler olmaları açısından önemlidir. Önceleri
sadece temizlik, şifa bulmak için gidilen yerler olarak kullanılan hamamlar tarih içerisinde
özel günlerin kutlandığı yerler olarak kültürümüzde yer almaktadır. Hamam ziyaretleri
zamanla temizlik amacının yanında, yiyecek malzemelerinin de getirildiği, dostların,
müzisyenlerin, dansözlerin davet edildiği eğlencelerin yapıldığı yerler halini aldı. Günümüzde
hala devam eden kadınlar için ‘gelin hamamı’, ‘loğusa hamamı’, ‘bebeğin kırk hamamı’,
‘asker hamamı’ ve ‘bayram hamamı’ gelenekleri korunmakta ve aynı şekilde
uygulanmaktadır.
Lidiya Drozdova kimdir?
Sanatçı Drozdova, Kazakistan Tasarımcılar Birliği üyeliğinin yanısıra Sanat Akademisi sorumlu
üyesidir. Sanatçı ayrıca; Fransız "Mondial Art" akademisi, Gürcistan Sanatçılar Birliği ve
Londra Avrasya Yaratıcı Derneği üyesidir.
2018 yılında Letonya'daki Kazakistan Büyükelçiliği'nde kişisel sergisini açtı. Kazakistan'daki
Letonya Kültür ve Sanat resmi yetkili temsilcisidir. 12 kişisel ve 55 karma sergide eserleri yer
aldı.
Eserleri Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkelerindeki müzelerin yanı sıra; Kazakistan,
Almanya, Beyaz Rusya, İran, Çek Cumhuriyeti, Kore, Letonya, Japonya, Rusya ve Tayland’da
birçok özel koleksiyonda eserleri yer almaktadır.