Kadına Yönelik Şiddet İnsanlık Ayıbıdır
Ülkede her geçen gün daha artan kadına yönelik şiddet olaylarına karşın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı’nın organizasyonu kapsamında; Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi, Doğu Akdeniz Üniversitesi,
Lefke Avrupa Üniversitesi, Ortadoğu teknik Üniversitesi ve Final Üniversitesi temsilcileri bir araya
gelerek Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede İşbirliği Protokolü kapsamında bir araya geldi.
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi temsilcisi ve Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Araştırmaları Merkez Başkanı
Yrd. Doç. Dr. Mihrican Aylanç, söz konusu çalışma sonucunda ortaya çıkan eylem planı, kadına
şiddetin ada genelindeki durumu ve çözüm önerileri hakkında açıklamalarda bulundu.
Tüm dünyada ve ülkemizde yaşanan Covid-19 salgını nedeniyle bireysel ve toplumsal deformasyon ve
olumsuz değişimlerin hızlı bir biçimde yaygınlaştığına değinen Yrd. Doç. Dr. Aylanç, “toplumda
bireysel empatinin, hoşgörü ve işbirliğine dayalı bir yaşam anlayışının artması umulurken; şiddet
davranışları toplum içinde giderek kök salıyor.” dedi. Yrd. Doç. Dr. Aylanç, hem ekonomik sorunların
yarattığı tepkisel davranışlar hem de hastalığa yakalanma korkularının, farklı biçimlerde şiddete
dönüşerek toplumsal bir bozulmaya yol açtığına değindi.
“Elektronik ortamlarda artan cinsiyetçi dijital şiddetle mücadele kaçınılmaz hâle gelmiştir.”
Yrd. Doç. Dr. Aylanç, pandemi ve ona bağlı olarak oluşan ekonomik kriz ile ilgili olarak sürecin
sonlanmasına dair herhangi bir öngörünün bulunmadığını belirterek, aslında tarih boyunca Akdeniz
kültürünün yarattığı sevecen, işbirlikçi, hoşgörülü Kıbrıs Türkü’nün de pandemiden olumsuz
etkilendiğini aktardı.
Kadına yönelik şiddetin aile ve iş yaşamının yanı sıra sosyal ortamlarda da arttığını kaydeden Aylanç,
özellikle dijital şiddetin yayınlaşmasına dikkat çekerek, bu konuda farkındalık yaratmanın önemine
dikkat çekti.
“Kadına yönelik şiddette iki kat artış”
Yrd. Doç. Dr. Aylanç, insan hakları bilinciyle empati ve hoşgörüye ihtiyaç duyulduğunu aktararak,
“Hukuki düzenlemeler, müdahale-destek kanallarının güçlendirilmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin
kültürel değerlerimize yerleştirilmesi için eğitim programlarının yeniden gözden geçirilmesi
önemlidir” dedi.
Kadına yönelik şiddetin bu süreçte en az iki kat arttığını söyleyen Aylanç, “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği
Dairesi verilerine göre Alo 183 şiddet ihbar hattına gelen çağrılarda, kadın sığınma evleri
başvurularında ve hukuksal destek talebinde bulunan kadınların sayısında artışlar görülmektedir”
ifadesini kullandı.
Aylanç, şiddet mağduru kadınlar için devletin ücretsiz hukuk, sosyal yardım desteği ile geçici konut
yardımı sağladığı bilgisini hatırlatarak, tüm eğitim kurumlarının, resmi makamlar ve medya
organlarının geniş bir işbirliği ve eşgüdüm içinde söz konusu toplumsal sorununun ortadan kalkması
için hemen harekete geçmelerinin önemine vurgu yaptı.