Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkan Vekili ve Kıbrıs Türk Diyetisyenler Birliği Başkanı Dr. Dyt. Ayşe Okan, Dünya Sağlık Örgütü’nün hem yetişkinler hem de çocuklar için günlük şeker tüketiminin toplam enerji alımının %10’u altında olması önerisinde bulunduğunu belirterek, “İlave şeker alımını azaltmak için paketlenmiş ürünlerin tüketiminin azaltılması, çay kahve gibi içeceklerin şekersiz tüketilmesi, şeker içeren içeceklerin tüketimi yerine su, ayran, süt, kefir gibi içeceklerin tercih edilmesi ve besin etiketi okuma alışkanlığının kazandırılması önemli” ifadesini kullandı.
Şeker ve şeker türevlerinin günlük yaşamda tüketilen çoğu yiyecek ve içeceğin içerisinde doğal olarak bulunduğunu dile getiren Okan, şekerin aynı zamanda sonradan eklenerek, besinlere enerji ve lezzet kazandıran bir öge olduğunu da anımsattı.
Dr. Dyt. Okan süt, ekmek ve tahıllar, meyve ve sebzeler ile kurubaklagillerin yapısında doğal olarak şeker ve türevlerinin bulunduğunu belirterek, “Ancak sağlık için asıl tehdit edici unsur yiyecek ve içeceklere ticari olarak sonradan eklenen şekerdir” dedi.
Özellikle şeker içeriği yüksek olan kahvaltılık gevrekler, şekerli içecekler, şekerli bisküviler, kurabiyeler, çeşitli soslar, hazır unlu mamüller ve diğer paketlenmiş ürünlerin günlük hayatta çokça tüketildiğini de söyleyen Okan, bu tür besinlerin şeker ve türevlerin açısından zengin olduğunu ancak vücut için gerekli diğer besin ögeleri açısından fakir olduğunu kaydetti.
Ayşe Okan, paketlenmiş besinlerin içerisine şeker eklenmesinin temel sebebinin lezzet ve dokunun sağlanarak tüketicilerin beğenilerini kazanmak olduğunu belirterek, artan şeker alımının günlük enerji dengesini bozduğunu ve yetersiz-dengesiz beslenmeye yol açtığını dile getirdi.
Bu sebeple, başta obezite, diyabet, kalp hastalıkları, diş hastalıkları ve çeşitli kanser türleri olmak üzere çeşitli sağlık sorunları meydana geldiğine dikkat çeken Okan, “Özellikle çocukluk döneminde bu besinlerin özendirilmesi veya ebeveynler tarafından çocuklarının tüketiminin kontrol altına alınamaması gelecek için büyük bir sorun teşkil ediyor” şeklinde konuştu.
