DAÜ’DEN “HEKİM HAKLARI, HASTA HAKLARI VE
SAĞLIKTA ŞİDDET” KONULU SÖYLEŞİ
Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Dr. Fazıl Küçük Tıp Fakültesi ile Sosyal ve Kültürel
Aktiviteler Müdürlüğü’ne bağlı Bilimsel Araştırma Topluluğu (DAÜBAT), Ulusal Bilimsel
Araştırma Topluluk üyeleri ile birlikte “Hekim Hakları, Hasta Hakları ve Sağlıkta Şiddet”
konulu söyleşi gerçekleştirdi.
Söyleşide; DAÜ Dr. Fazıl Küçük Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nahide Gökçora, Kıbrıs Türk
Tabipleri Birliği Başkanı Dr. Özlem Gürkut, Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı, Hasta
Hakları Bilimsel Kurulu Üyesi Doç. Dr. Gürkan Sert ve Evrensel Hasta Hakları Derneği
Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ayşe Zeki konuşmacı olarak yer aldı. Söyleşiye Evrensel Hasta
Hakları Derneği Üyeleri, DAÜ Dr. Fazıl Küçük Tıp Fakültesi ve Türkiye’deki birçok Tıp
Fakültesi’nden öğrenciler katıldı.
“Şiddet Kabul Edilemez”
DAÜ Dr. Fazıl Küçük Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nahide Gökçora, konuşmasında şu
ifadelere yer verdi: “Hekim ve hasta arasındaki ilişki, etik kurallar çerçevesinde; sevgi, saygı ve
güven üzerine dayanmalıdır. Hastaların, sağlık hizmetlerinden adil olarak faydalanma, sağlık
kurumu ve sağlık personelini seçme ve değiştirme, sağlık durumu ile ilgili bilgi isteme,
mahremiyet gibi hakları vardır. Hekimlerin de baskı altında olmadan mesleğini uygulama
hakları, kendi sağlığını koruma, mesleğini uygularken etik ilkelere bağlı olma, yeterli bir gelir
düzeyi talep etme, meslektaşlarına danışma ve acil-insani durumlar dışında hastayı reddetme gibi
hakları vardır.
Ancak maalesef günümüzde sağlıkta şiddet, gittikçe artan bir ölçüde sağlık çalışanlarını
etkilemektedir. Aslında şiddet toplumda birçok alanda artarken, hasta ve hasta yakınlarında
stresin yüksek düzeyde olması, hastaların bekleme sürelerinin uzun olması, fiziki koşulların
yetersiz olması, personel davranışlarının ve bilgilendirmenin yetersiz ve uygun olmaması gibi
sebepler, sağlıkta şiddetin artışının nedenleri olarak öne sürülmektedir. Hasta ve hasta yakınları
tarafından maruz kalınan bireysel şiddetin yanı sıra, hekimler çok sayıda hastayı kısa süre içinde
muayene etme gibi ve ‘Ne verirseniz verin doktor milletinin gözü doymaz’, ‘Bu doktor iğne
saldı babamı öldürdü’ gibi sözel olarak da psikolojik şiddete maruz kalmaktadır.
Hiçbir gerekçeyle insana yönelik şiddet, hele de sağlıkta şiddet haklı gösterilemez ve kabul
edilemez. Ayrıca hiçbir nedenle sağlık çalışanlarına yönelik şiddete hoşgörü gösterilmemeli ve
İngiltere’de olduğu gibi sağlıkta şiddete sıfır tolerans politikası iktidarlar ve sağlık çalışanları
tarafından benimsenmelidir ki, ancak bu şekilde gitgide yaygınlaşan bu sağlıkta şiddet
olaylarının önüne geçilebilsin.”
Evrensel Hekim Hakları Bildirgesi’nin Önemi
Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Dr. Özlem Gürkut, konuşmasına Evrensel Hekim Hakları
Bildirgesi’nden söz ederek başladı. Dr. Gürkut, bildirgenin uygulanmasının hasta hakları
açısından da önemli olduğunu, hekim ve hasta haklarının bir bütün olduğunu, ayrı ayrı
düşünülemeyeceğine değindi. Dr. Gürkut, tek başına hekimin iyi olmasının yeterli olmadığını ve
sağlık hizmetlerinin bir bütün ve ekip çalışması olduğunu vurguladı. Devlet hastaneleri ve özel
hastanelerde en sık karşılaşılan problemleri aktaran Dr. Gürkut, hekimlerin kaliteli hizmet
sunabilmesi için çalışma sürelerinin ve şartlarının da iyi olması gerektiğine dikkat çekti.
Sağlık Çalışanlarıyla Hasta Arasındaki İlişkiler
Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı, Hasta Hakları Bilimsel Kurulu Üyesi Doç. Dr. Gürkan
Sert, hasta hakları konusunda belirlemeler ve yasal düzenlemelerin sağlık çalışanlarının ve
hastaların arasındaki ilişkilerin sınırları ve kapsamının belirlenmesinde çok önemli bir unsur
olduğuna değindi. Şiddetin nasıl algılandığı ve nasıl yaklaşıldığının da önemine dikkat çeken
Doç. Dr. Sert, bazı kanunlara maddeler eklenmesinin ve cezaların ağırlaştırılmasının hekime
şiddete karşı yeterince caydırıcı olmadığını düşündüğünü dile getirdi. Bir hekime fiziksel saldırı
gerçekleştiği anda karşılık vermemek gibi bir yükümlülüğün söz konusu olmadığını ve ceza
yasalarında kendimizi korumak adına “gelen saldırıya uygun” bir yanıtın verilmesinin bir ceza
olarak öngörülmediğini belirtti. Ayrıca, hekimin şiddete maruz kalması durumunda, doktor-hasta
arasındaki güven ilişkisi yıkıldığı için bu ilişkiyi devam ettirmenin çok zor olacağını ve eğer
mümkün ise hastanın tedavisine başka bir hekimle devam edilmesinin daha uygun olacağını
önerdi.
Hasta Haklarının İhlali
Evrensel Hasta Hakları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ayşe Zeki, hasta hakları ihlal
edildiğinde izlenmesi gereken yollar hakkında konuşmasını yaptı ve hekimler kadar hastaların da
hakları ve sorumlulukları olduğunu hatırlattı. Hekimliğin insanlara yardım eden bir meslek
olduğunu fakat sınırları da olduğunu, aksi takdirde hekimlerin tehlikeye atabileceklerini
gireceklerini söyleyerek, özellikle hekimlerin acemilik evresinde geleneksel iletişim
kurmalarından yana olduğunu dile getirdi. Hastaların tedaviyi reddetme haklarının olduğunu ve
bu durumda haklarına saygı duymamız, isteklerini kabul etmemiz gerektiğini, ancak tedaviyi
durdurmanın sonuçları konusunda hastayı bilgilendirmemiz gerektiğini söyledi.
DAÜBAT’ın resmi Youtube sayfasında yer alan söyleşi https://youtu.be/GBgTxVSTvVo
linkinden izlenebiliyor