UKÜ Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İbrahim Baktır, 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü nedeni ile açıklamada bulundu.
“Hayvanlar alemine bir bütün olarak bakmalıyız”
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İbrahim Baktır, evcili ve yabanisi ile aralarında hiçbir fark gözetmeden tüm hayvanların ekosistemin vazgeçilmez parçaları olduğunu belirterek, “Hayvan hakları dendiği zaman sadece sokak hayvanları ya da sürekli gündem olan deniz kaplumbağaları ve balinalar akla gelmemelidir. Hayvanlar âlemine bir bütün olarak bakılmalıdır” ifadesini kullandı.
Dünya hayvanlarını koruma fikrinin ilk kez 1822 yılında İngiltere’de kimlik kazandığına dikkat çeken Baktır, Hayvanları Koruma Birliği adı altında da bir çekirdek oluşturulduğunu aktardı.
Prof. Dr. Baktır, günümüzde çok sayıda ülkenin hayvanları korumaya yönelik değişik isimler adı altında ve aynı amaç doğrultusunda evrensel bir çatı altında toplandığını kaydederek, “Ancak hayvan haklarına yönelik sayısız yasa ve yönetmenlik olmasına rağmen vahşete varan uygulamaları neredeyse her gün yazılı ve sözlü basından izlemekte ve görmekteyiz” dedi.
Kan revan içerisinde kalana kadar horoz ve köpek dövüştürmenin günümüzde ve de Kıbrıs’ta da sık görülen bir olay olduğuna işaret eden Baktır, yaban hayvanlarını koruma derneklerinin bir kısmı ile ilgili bakanlıkların kendi doğasına ters düşerek av ruhsatı verdiklerini dile getirdi.
Hayvan sevgisi ilkokuldan başlanarak aşılanmalı
Prof. Dr. Baktır, hayvan sevgisinin bir kültür ve eğitim olayı olduğunu belirterek, daha ilkokuldan başlanarak çocuklara hayvan sevgisi aşılanmanın önemine dikkat çekti.
Hayvanların tarım ve insan yaşamının olmaz ise olmazları arasında olduğunu da dile getiren Baktır, “Hala birçok ülkede at, katır ve eşek gücünden yararlanılıyor. Çoban köpekleri küçükbaş hayvan yetiştiricilerinin en önemli koruyucusu ve yoldaşıdır” dedi.
Baktır, günümüzde organik tarımda; yılandan, ördeklerden, kuşlardan, arılardan ve daha çok sayıda hayvandan etkin bir şekilde yararlanıldığını da kaydederek, “Karayılan ve ördek gibi bazı hayvanlar zararlı böcekleri yiyerek yaşamlarını sürdürüyorlar. Tavuklar Kırım Kongo kanamalı ateş hastalığına neden olan keneleri yiyerek kısa sürede etkisiz hale getiriyorlar” bilgisini verdi.
Evcil hayvanlarda olduğu gibi doğadaki her hayvanın ekosistem içerisinde vazgeçilmez bir veya daha fazla görevi olduğunu dile getiren Baktır, “Hiçbir şekilde unutulmamalıdır ki; hayvan sevgisi olmayan insandan insan sevgisi de beklenemez” şeklinde konuştu.
“Hayvanlar alemine bir bütün olarak bakmalıyız”